Pazar 14 Aralık 2025 - 01:58
Ayetullah Ârafi'den "Araştırmanın Altın Kuralı" Tanımı

Havza / İlim Havzaları Müdürü Âyetullah Ârafi, Allame Hilli (r.a.) 16. Festivali'nin kapanış töreninde “araştırmanın altın kuralı”nı açıklayarak şöyle dedi: "Araştırma alanında “Kendini onun yerine koy” ilkesi esastır. Yani o genç, düşünür veya uzman bir konuda sizin görüşünüzü kabul etmeyebilir ancak araştırmanız öyle bir şekilde olmalıdır ki onu 'ikna' etsin."

Havza Haber Ajansı’nın bildirdiğine göre İlim Havzaları Müdürü, İlim Havzaları Yüksek Konseyi üyesi, Kum İlim Havzası Müderrisleri Cemiyeti üyesi ve Anayasa Koruma Konseyi Fakihler üyesi Ayetullah Ali Rıza Ârafi bugün Kum’daki Masumiye Medresesi konferans salonunda düzenlenen 16. Allame Hilli (r.a.) Festivali'nin kapanış töreninde konuşarak, araştırmanın İslam toplumunun ilmî büyüme ve kalkınmasındaki önemine işaret etti ve şöyle dedi: "Havzalardaki araştırmalar, İslam ilmî ve düşüncesinin gelişmesine katkıda bulunacak şekilde kapsamlı ve hassas bir içeriğe sahip olmalıdır. Bu araştırmalar, ilmî ve dinî hedeflerin gerçekleşmesi yönünde ciddi ve esaslı bir şekilde ilerlemelidir."

İlim Havzaları Müdürü sözlerine şöyle devam etti: "Yöneticilerin, program tasarımcılarının ve planlayıcıların özellikle de topluma ilmî ve dinî mesaj iletenlerin bu araştırmaların önemini derin bir şekilde anlamaları gerekir. Bu hedeflerin gerçekleşmesi için araştırma ekseninde ciddi ve pratik adımlar atılmalıdır."

Araştırmanın İslamî Nizâm’ın Hedeflerinin Gerçekleşmesindeki Önemi

İlim Havzaları Yüksek Konseyi üyesi sözlerine şöyle devam etti: "Araştırma ve inceleme, toplumun yönlendirilmesi ve İslamî Nizâm üzerinde etkili olma bakımından temel bir role sahiptir. Hepimiz bilmeliyiz ki İslamî Nizâm’ın hedeflerinin ilerlemesi, dinin ve gerçek İslam düşüncesinin yayılması için ilme, bilgiye, araştırmaya ve akla ihtiyacımız vardır."

Kum İlim Havzası Müderrisleri Cemiyeti üyesi devamında şöyle dedi: "Din alanındaki etkili varlığımız ve dinî söylem oluşturmadaki başarımız, bilimsel araştırma ve incelemeye dayanmalıdır. İlim havzalarının tüm birimlerinde araştırma, dinî görev ve hedeflerin gerçekleşmesinde merkezi bir rol oynamalıdır."

Temel ve Uygulamalı Araştırmalar

Ayetullah Ârafi ayrıca araştırmanın ilmî ve dinî söylemleri inşa etmedeki rolünün önemine vurgu yaparak şöyle dedi: "Araştırma, İslamî Nizâm içerisinde tüm söylem ve rol inşasının temeli olmalıdır. Bu süreç ilim ve incelemeye dayanır. Aziz talebeler genç ve seçkin hocalar, temel ve uygulamalı araştırmalarda yer alarak İslamî Nizâm ve İslam İnkılabı’nın ilerlemesi için çalışmalıdır."

Ayetullah Ârafi sözlerine şöyle devam etti: "İlim havzalarındaki araştırmacıların en önemli görevlerinden biri, muteber metinlerden ilmî ve dinî önermeleri çıkarıp bunları tutarlı düşünce sistemlerine dönüştürmektir. Bu, bir ömür sürecek emek ve azim gerektirir. Binlerce araştırmacı bu yolda adım atmalı ki her geçen gün İslamî Nizâm’ı yeniden inşa edip yüceltebilelim. Nihai hedefimiz, ilmî ve dinî araştırmalara dayanarak İslam medeniyetini ilerletmektir."

Ayetullah Ârafi'den "Araştırmanın Altın Kuralı" Tanımı


Düşünce Üretimi ve Medeni Teorilerin İnşası

Ayetullah Ârafi şöyle konuştu: "Dinî alanlardaki ilmî sonuçların bir diğer ekseni, düşünce ve fikir üretimiyle kelam ve medeniyet teorilerinin ortaya konulmasıdır. Bu süreç derin ve verimli araştırmalardan doğmalıdır."

İlim Havzaları Müdürü ayrıca son yıllarda yapılan çalışmalara da değinerek şöyle dedi: "Havzanın Yılın Kitabı toplantılarında ve ilmî festivallerde, eğitim ve araştırma faaliyetlerinin çeşitli türlerine dair raporlar sunuldu. Bu raporlar farklı alanlarda değerli ilerlemeleri göstermektedir. Ancak dikkatle baktığımızda ve bilim dünyasının ihtiyaçlarını incelediğimizde, hâlâ birçok ilmî soruya yeterli cevap veremediğimizi görüyoruz."

İhtiyaçlara Cevap Vermenin Gerekliliği

Anayasa Koruma Konseyi Fakihler üyesi, ilmî ve araştırma ihtiyaçlarına cevap vermenin önemine vurgu yaparak şöyle dedi: "Biz cevaplanması gereken çok sayıda ilmî soru ve ihtiyaçla karşı karşıyayız. Bu ihtiyaçlar sadece teorik sorularla sınırlı değildir; çeşitli ilmî ve dinî alanlarda çözümler üretmemiz gerekir. İlim havzası farklı ilmî, kültürel ve sosyal alanlarda rol alabilecek yetkin güçler yetiştirmelidir."

İlim Havzaları Müdürü ayrıca fıkıh, kelam, hadis ve İslamî ilimler alanlarında ilim ve teori üretimine de değinerek şöyle belirtti: "Bu alanlarda yüksek ilmî dereceye ulaşma kabiliyetine ve yeteneğine sahip olan herkesin kuşkusuz araştırma ve inceleme yapması gerekir. Bu, genç talebeler için bireysel bir yükümlülüktür ve gündemlerinde yer almalıdır. Büyüklerimizin defalarca vurguladığı gibi, ilim ve araştırma yolunda ilerlemelidirler."

Ayetullah Ârafi'den "Araştırmanın Altın Kuralı" Tanımı

Medeni Teorilerin Üretilmesinin Zorunluluğu

Ayetullah Ârafi son olarak şöyle dedi: "Genel olarak ilim havzaları, ilim üretiminin yanı sıra, İslamî Nizâm’ın derin analizlerini yapmalı ve medeni teoriler ortaya koyarak küresel arenada aktif bir şekilde varlık göstermelidir. Bu, ilmî ve dinî gelişim genç talebelerin omuzlarındaki bir görevdir."

İslamî Bilimlerde Teori Üretme Zirvesine Ulaşmak
 

Kum İlim Havzası Müderrisler Cemiyeti üyesi, hocalara ve talebelere hitaben şöyle dedi: "Değerli ve aziz talebeler, kendisinde ilmî yeterlilik gören herkes bu yeterliliği dinî bir sorumluluk yani bireysel bir yükümlülük olarak görmeli ve ilmî gayretini artırmak için çaba göstermelidir. Bu görev siz genç ve kıymetli talebelerin omzundadır. Kanaat, kararlılık ve sebatla içtihad ahdine bağlı kalmalı ve farklı alanlarda ilmî teori üretme ve bilgi geliştirme yolunda ilerlemelisiniz."

Günümüz toplumunun ihtiyaçlarına ve küresel gelişmelere dikkat etmenin gerekliliğini vurgulayan Ayetullah Ârafi: "Bugün ilim, geçmiş geleneklerin sınırları içinde kalmamalıdır. Talebeler ve araştırmacılar yeni gelişmelere bakarak, hem insanlık toplumunun hem de İslam ümmetinin ihtiyaçlarına cevap verebilen bilimsel üretim yapmalıdır. İlim havzaları, çağın düşünsel ve felsefî ihtiyaçlarına cevap vermelidir. Bu nedenle içtihad ve yenilikçi düşünce zorunludur."

Havza Araştırmaları Kesin ve Sağlam Olmalı 


Ayetullah Ârafî, ilmî araştırmaların önemine ve havza çalışmalarında titizliğin gerekliliğine vurgu yaparak şöyle devam etti: "Havza araştırmaları kesin ve güçlü olmalıdır. Talebeler ve araştırmacılar, geçerli içtihadî ve aklî kaynaklardan yararlanmalı; yüzeysel yaklaşımlardan ve yanlış yöntemlerden kaçınmalıdır. Elimizdekilerle yetinmemeliyiz; çünkü İslamî sistemde ve İslamî inkılapta, özellikle İslam düşüncesi alanlarında daima daha derin araştırmalara ve kaynakların tamamlanmasına ihtiyacımız vardır."

Ayetullah Ârafi İmam Humeynî, Allame Tabâtabâî, Şehit Mutahharî ve Şehit Sadr gibi büyük İslam alimlerinin ilmî konumuna değinerek şunları söyledi: "Bu büyük zatlar İslamî düşüncenin simgeleridir. Biz onların ilmî mirasından faydalanmalı ve aynı zamanda bu yolda kendi çabamızı da göstermeliyiz. Bu medeniyet söylemi, geçerli içtihadî kaynaklara dayalı, titiz ve belgeli araştırmalarla desteklenmelidir."

Geçerli İçtihad Kaynaklarının Kullanılması Gerekliliği

İlim Havzaları Müdürü sözlerini şöyle sürdürdü: "Birçok ilmî ve dinî konuda hâlâ araştırma eksikliğiyle karşı karşıyayız. Bu nedenle havza araştırmalarına ve eğitimine özel dikkat göstermeliyiz. Toplumun ve İslamî sistemin düşünsel ve dinî ihtiyaçlarını karşılamak için derin ve sağlam araştırmalar yapmalı, yüzeysel yaklaşımlardan uzak durmalıyız."

Motivasyonu ve Yaratıcılığı Yüksek Kişilerin Yeni Alanlara Girmesi Gereği 

Ayetullah Ârafî, cesur ve motive kişilerin ilmî ve teknolojik alanlara girmesinin önemine değinerek şunları söyledi: "Yeni ilmî ve teknolojik sahalara girebilecek cesaretli ve gayretli kişilere büyük ihtiyaç duyulmaktadır. Bu kişiler yenilikçi ve yaratıcı alanlara adım atabilmeli; ancak aynı zamanda konuların tüm boyutlarına derin ve kapsamlı bir bakışa sahip olmalıdır."

Ayetullah Ârafi ayrıca şunları ekledi: "Burada birkaç önemli noktayı da vurgulamak istiyorum. Özellikle bilişsel bilimler ve ileri teknolojilerdeki hızlı gelişmelere dikkat edilmelidir. Bu dönüşümler, özellikle yapay zekâ ilmî ve araştırma yönelimimizi kökten değiştirmiştir."

Yapay Zekâ Alanındaki Büyük Dönüşümler 

İlim Havzaları Müdürü, yapay zekâ alanındaki büyük gelişmelere değinerek şöyle dedi: "On yıl önce bugünkü yapay zekâ araçları mevcut değildi. Ancak bugün, bu alandaki geniş ilerlemeler sayesinde avantajlar ve dezavantajlar açıkça görülmektedir. Gelecekte bu alanda çok daha büyük değişimler yaşanacak; bu da bilimi ve araştırmayı kökten dönüştürecektir."

Ayetullah Ârafi  sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Bilimsel araştırmalar bu dönüşümlere uygun biçimde yeniden yapılandırılmalıdır. Yeni dünyada araştırmacılar, modern teknolojiler ve bilişsel bilimler temelinde araştırma yöntemlerini yeniden gözden geçirmelidir."

Ayetullah Ârafi'den "Araştırmanın Altın Kuralı" Tanımı

İran, Bilimsel Söylemin Önemli Temellerinden Biri Haline Geldi

Kum İlim Havzası Müderrisler Cemiyeti üyesi, çeviri ve bilgi aktarımı alanındaki temel değişimlere dikkat çekerek şöyle dedi: "Örnek olarak açıkça söylemek gerekirse, son 41 yılda ilmî eserlerin farklı dillere çevrilmesi hareketi sayesinde İran, bilimsel söylemin önemli temellerinden biri haline gelmiştir."

İlim Havzaları Müdürü devamında şöyle belirtti: "Bugün modern teknolojiler sayesinde bilgi farklı dillere otomatik olarak çevrilebiliyor. Bu gelişme sayesinde inkılabın bilimsel söyleminin yüzde 80 ila 90’ı kolayca erişilebilir hale geldi."

Ayetullah Ârafi konuşmasının devamında bu süreçte yapay zekâ ve teknoloji araçlarının kullanılmasının önemine dikkat çekerek şöyle dedi: “Eğer bu süreç bu şekilde devam ederse çok uzak olmayan bir gelecekte tüm kültürler ve bilgiler kolayca ve otomatik bir şekilde dünyanın bütün insanlarının erişimine açık olacaktır. Bu dönüşüm, bilim ve araştırma alanında devrim niteliğinde bir gelişme yaratabilir.”

Yeni Teknolojiler Alanındaki Derin ve Köklü Dönüşümler

Ayetullah Arafî, yeni teknolojiler alanındaki derin ve temel değişimlere değinerek şunları vurguladı: “Bu alandaki değişiklikler yalnızca araçlarda değil bizzat teknolojinin mahiyetinde de etkilidir. Bu dönüşümler özellikle danışmanlık ve büyük ölçekli karar alma alanlarında ciddi sonuçlara yol açmıştır. Hatta basit sorunların çözüm yöntemlerini bile etkilemektedir.” 

İlim Havzaları Müdürü şöyle devam etti: “Geçmişte birçok sorun daha hızlı çözülebiliyordu; ancak günümüzde zorluklar öyle karmaşık hâle geldi ki artık onların doğasına özel bir dikkat göstermemiz gerekiyor. Bu değişiklikler yalnızca sorunların içeriğinde değil, çözüm biçimlerinde de köklü bir farklılaşma meydana getirmiştir. Değişim hızına bakıldığında, geçmişteki çaba ve hedeflerin günümüz ihtiyaçlarını etkili biçimde karşılayamayabileceği hissedilmektedir.”

Bilimsel ve Ahlakî Elitlerin Yetiştirilmesiyle Yeni İhtiyaçlara Cevap Vermek

Anayasa Koruma Konseyi üyesi toplum düzeyinde bilimsel ve ahlakî elitlerin yetiştirilmesinin gerekliliğine vurgu yaparak şunları söyledi: “Bireylerin kendi ilmî seviyelerine uygun şekilde yetişmeleri, bilimsel ve sosyal akımlar üzerinde etkili olmaları son derece gereklidir.” 

İlim Havzaları Müdürü ayrıca bilişsel bilimlerin konumuna ve bu alanın ülkenin toplumsal ve savunma dönüşümündeki etkisine dikkat çekerek, üniversitelerde ve araştırma merkezlerinde bilim üretimine önem verilmesi gerektiğini belirtti ve şöyle dedi: "Toplum bilimleri fakülteleri ve araştırma merkezleri, bilimsel içerik üretimi ve uygulamalı araştırmalarla, savunma ve toplumsal güç dâhil tüm alanlarda dönüşümün temelini oluşturmalıdır.”

Araştırma ve Etik Alanında Altın Kural

Ayetullah Ârafî sözlerine “ahlak ve araştırmada altın bir kural”ı dile getirerek devam etti: “Ahlakta dinî ve insani gelenekte uzun bir geçmişe sahip bir ilke vardır. Batılılar buna ‘ahlakın altın kuralı’ der. O kural şudur: 'Kendini başkasının yerine koy' veya 'Kendin için istediğini başkası için de iste.' Bunun gümüş kuralı da vardır: 'Kendin için istemediğini başkası için de isteme.' Araştırma ve inceleme alanında da bu ilkeden faydalanabiliriz. Araştırmanın kuralı şu olmalıdır: 'Araştırma ikna edici olmalı.' Yani kendimi, konuyu kabul etmeyen birinin yerine koymalı ve onun zihinsel düğümünü çözebilecek biçimde yanıt verebilmeliyim. Ben buna ‘araştırmanın altın kuralı’ adını veriyorum.”

İlim Havzaları Müdürü bu kavramı açıklamaya devam ederek şöyle dedi: “Araştırma alanında ‘Kendini onun yerine koy' demek o genç, düşünür veya uzman, bir konuda ikna olmamış olabilir ancak araştırmanız onu ikna edecek şekilde olmalıdır demektir.” 

Ayetullah Ârafî, bu kural üzerine şunu da ekledi: “Rehber’in ifadesiyle, ilim havzası 'dışa dönük' olmalıdır. Tebliğ, araştırma, eğitim ve manevî etkilerde 'ikna edici' olmalıdır. Bu nedenle araştırma da ikna edici olmalı. Bu da dinleyiciyi tanımayı gerektirir ki hem soruyu doğru algılasın hem de onu ikna edecek uygun cevabı verebilsin.” 

İlim Havzaları Yüksek Konseyi üyesine göre, hedef kitleyi tanımak hem konuyu anlamak hem de ikna sürecini sağlamak açısından araştırma ve inceleme çalışmalarında iki temel sütundur. Din araştırmacıları bu iki önemli noktaya dikkat etmelidir. 

Ayetullah Ârafi şöyle ekledi: “Çalışmalarımız, toplumun gerçek ve artan ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde yapılmalıdır. Bu da ancak hedef kitlenin ve toplumun ihtiyaçlarının doğru tanınmasıyla mümkündür. Doğru sorular sormak ve uygun yanıtlar almak, bugünün pek çok sorununu çözmenin anahtarıdır.”

Ayetullah Ârafî, ayrıca bilimsel ve ahlakî akım oluşturmanın gerekliliğine dikkat çekerek şöyle dedi: “Günümüz dünyasında, özellikle genç nesil arasında bilimsel ve ahlakî akım oluşturmak ülkenin önceliklerinden biri olmalıdır. Böylece düşünen ve sorumluluk sahibi bir toplum yetiştirebiliriz. Sonuç olarak bu bilimsel ve ahlakî eğitim süreci, uzman bireyleri büyük toplumsal sorunları çözme yolunda yönlendirebilir ve ülkenin ilerlemesine katkı sağlayabilir.”

Ayetullah Ârafi'den "Araştırmanın Altın Kuralı" Tanımı
 

İlim Havzalarının Uluslararası Alanda Aktif Rol Üstlenmesi

Ayetullah Ârafî, ilim havzalarının uluslararası arenada aktif rol oynamasının gerekliliğine değinerek şunları söyledi: “Uluslararası düzeyde, İslam’da kadın hakları sistemi üzerine konuşmalar yapabilecek, diğer görüş ve sistemlerle diyalog kurabilecek şekilde planlama yapılmalıdır. Bu önemlidir; çünkü başkalarının İslam’daki kadın hakları hakkında mutlak yargılarda bulunmasına izin verilmemelidir.”

Ayetullah Ârafi konuşmasının devamında şöyle ekledi: “Dinleyiciyi ve onun ihtiyaçlarını tanımak bu süreçte dikkat edilmesi gereken konulardan biridir. Kitaplarımız, konuşmalarımız ve eserlerimiz, farklı dinleyici gruplarıyla temas hâlindeyken doğru ve açık mesajlar iletecek şekilde hazırlanmalıdır. Bu, yalnızca festivallerde veya toplantılarda değil kamusal ve uluslararası alanda da yürütülmesi gereken bir bilimsel cihattır.”

Küresel Düzeyde Bilimsel ve Kültürel Cihadın Önemi

İlim Havzaları Müdürü, küresel düzeyde bilimsel ve kültürel cihadın önemine değinerek şunları vurguladı: “Bu festivaller ve bilimsel faaliyetler, önemli hareketlerin başlangıcı olsa da meseleye daha derin bir bakışla yaklaşmamız gerekir.”

İlim Havzalarının Bilimsel Üretimlerinin Desteklenmesi

İlim Havzaları Yüksek Konseyi üyesi ayrıca, ilim havzalarında üretilen bilimsel çalışmaların desteklenmesinde sorumlu kurumların rolüne dikkat çekerek şöyle dedi: “Yürütme ve kültür kurumlarının bu konuda ağır sorumlulukları vardır. Bu kurumlar, titiz bir planlama ile ilim havzalarının bilimsel ve kültürel projelerini desteklemelidir. Bu destekler; yeni kitaplar, makaleler, tezler ve çağdaş akademik dergiler biçiminde olmalıdır.”

Ayetullah Arafî, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Bu alanda bazı dönüşüm süreçleri başlamış durumdadır. İnşallah bu yıl bu büyük değişimlerin başlangıcına tanıklık edeceğiz ve Allah’tan bu yolda bize yardım etmesini diliyoruz.”

Ekler

yorumunuz

You are replying to: .
captcha